Home Ekonomi Aşırı kapasite riski fark edilmediği için yapay zeka ‘yeni çelik’ olabilir

Aşırı kapasite riski fark edilmediği için yapay zeka ‘yeni çelik’ olabilir

21
0

19. yüzyılda, hükümet yetkilileri çeliğin hem ekonomik büyüme hem de ulusal güvenlik için elzem olduğunu anladılar. Bu nedenle, yerel üretimi sürdürebilecek ve yabancı üreticilerin yerel pazarlarda rekabet etmesini önleyebilecek politikalar geliştirdiler.

1950’lere gelindiğinde, dünyada çok fazla çelik vardı. Üreticiler çeliği plastik veya alüminyum gibi ürünlerle değiştirdiler. Yine de, Japonya, Hindistan, ABD ve AB’deki politika yapıcılar, çelik inşaat sektörü ve askeri donanım için elzem olmaya devam ettiği için yerel kapasiteyi korudular.

Bugün bile, dünya çapındaki hükümetler çeliğe yatırım yapmaya devam ettikçe talep azalmaya devam ediyor. OECD, 2023’te aşırı kapasitenin daha da kötüleşeceğini, zorlu piyasa koşullarına yol açacağını ve iklim değişikliğini şiddetlendireceğini öngördü.

Çelik ve AI birbirinden daha farklı olamazken, birçok ekonomist AI’yı hem ekonomik büyümeyi hem de inovasyonu teşvik edebilen genel amaçlı bir teknoloji olarak görüyor. Bu nedenle, politika yapıcılar yerel kapasiteyi sağlamalıdır.

Ancak, birçok hükümet yetkilisi de yapay zekayı hem ulusal güvenlik hem de ekonomik ilerleme için kritik bir teknoloji olarak görüyor. OECD’ye bildirilen 2023 politikaları ve programları incelemesine göre, 60’tan fazla ülke vergi mükelleflerinin parasını yapay zekayı yaratmak, yaymak veya araştırma yapmak için kullanıyor. Bu çok fazla yapay zeka.

ABD, Suudi Arabistan, Japonya, Almanya, İngiltere ve AB’deki politika yapıcılar yakın zamanda AI’ya büyük kamu yatırımları duyurdular (Bu yatırımlar büyük özel sektör yatırımlarını takip ediyor). AB, 2018’den bu yana AI kapasite geliştirme için her yıl 1 milyar dolar fon sağladı. Mart 2024’te Suudi hükümeti, 900 milyar dolarlık egemen servet fonu olan Kamu Yatırım Fonu’nun yaklaşık 40 milyar dolarını yurtiçinde ve yurtdışında AI’ya yatırım yapmak için kullanacağını duyurdu.

Ulusal düzeyde, bu yatırımlar anlaşılabilir. Ancak toplu olarak, yapay zeka arzının talebi aştığı bir durum olan aşırı kapasiteye yol açabilirler.

Bu tür aşırı kapasite, önyargı veya yanlışlık gibi AI’nın zaten bilinen risklerine ek olarak tuzaklar yaratır. Ülkeler yerel AI rekabet gücünü ve pazar payını sürdürmeye çalışırken, bazıları aşırı kapasiteyi boşaltabilir. Bu, suç unsurlarının veya haydut ajanların teknolojiyi edinmesini kolaylaştırabilir. Burada, aşırı kapasite politik istikrarsızlığa yol açabilir.

Dahası, AI üreticilerinin bu sistemleri tasarlamak, geliştirmek ve dağıtmak için büyük miktarda sermayeye ihtiyacı vardır. Bu tür yatırımları çekmek ve sürdürmek için bazı firmalar veya hükümetler, olası olumsuz etkileri sınırlamak için tasarlanmış stratejiler olan bariyerleri göz ardı etmeyi tercih edebilir. Burada, aşırı kapasite güvenilmez veya sorumsuz AI ile ilişkilendirilebilir.

Ayrıca, diğer uluslarla rekabet ederken, politika yapıcılar verileri biriktirebilir veya teknolojilere erişimi sınırlayabilir, bu da bilgiyi ilerletmek veya iklim değişikliği gibi kötü sorunları kolektif olarak ele almak için AI’yı işbirlikçi bir şekilde kullanmayı zorlaştırabilir. Burada, aşırı kapasite AI’nın kullanımında iş birliği eksikliğiyle ilişkilendirilebilir.

Son olarak, yapay zekaya aşırı yatırım yapmanın bir fırsat maliyeti vardır. Bilinçli bir niyet olmadan, bu tür yatırımlar büyük veri havuzlarını analiz etmeye yönelik diğer teknolojilerin ve yaklaşımların pahasına olabilir.

Aşırı kapasite, ulusal ve uluslararası ekonomilerde normal bir sorundur. Bazen arz, talebi aşar. Ancak çeşitli hükümetler, çelikte yaptıkları ve şimdi de yapay zekada yapıyor olabilecekleri gibi kapasite yaratmak ve sürdürmek için müdahale ettiğinde, küresel taşma etkilerini ele almakta zorlanırız. Politika yapıcılar, G-7, G-20 ve BM gibi mevcut önemli uluslararası platformlarda bu potansiyel riski ele almaya başlamalıdır.

Fortune’da yayınlanan okunması gereken diğer yorumlar:

Fortune.com yorumlarında ifade edilen görüşler yalnızca yazarlarının görüşleridir ve Fortune’un görüş ve inançlarını yansıtmaz.

Önerilen Bülten: CEO Daily, iş dünyasının dört bir yanından liderlerin bilmesi gereken haberler için temel bağlamı sağlar. Her hafta içi sabahı, 125.000’den fazla okuyucu, C-suite hakkında ve içinden içgörüler için CEO Daily’ye güvenir. Hemen Abone Olun.

Kaynak

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here