Elon Musk, pazartesi akşamı muhafazakar yorumcu Jordan Peterson’a verdiği röportajda, eski Başkan Donald Trump’ı seçtirmek için ayda 45 milyon dolar harcamayacağını, ancak Cumhuriyetçi adayı finanse etmek için yeni bir süper siyasi eylem komitesi (PAC) kurduğunu söyledi.
Musk’ın platformu X’te yayınlanan röportaj sırasında Peterson, Musk’a Trump’ın kampanyasına önemli miktarda para bağışlayarak kendisini “şok edip etmediğini” sordu. Daha önce Trump’ı eleştiren ve ona “çin dükkanındaki boğa” diyen Musk, “medyayı” düzeltmek için durakladı.
Musk, “Medyada bildirilenler kesinlikle doğru değil,” dedi. “Trump’a ayda 45 milyon dolar bağışlamıyorum.”
Wall Street Journal, iddiayı ilk olarak “konuya aşina” kaynaklara atıfta bulunarak bildirdi. Kuruluş henüz haberini geri çeken veya haberini değiştiren bir takip yazısı yayınlamadı.
Musk, Trump’ı desteklemek için America PAC adlı bir süper PAC oluşturduğunu belirtti. Süper PAC, bir kampanyanın bağımsız harcamaları için sınırsız miktarda para toplayabilen bir gruptur (örneğin reklamlar veya günlük operasyonlar için) ancak kampanyaya doğrudan bağış yapmaz. Süper PAC’lerin varlığını yetkilendiren 2010 DC temyiz mahkemesi kararından bu yana hem Demokratlar hem de Cumhuriyetçiler arasında öne çıktılar. Normal bir PAC için bağışçılar yılda yalnızca 5.000 dolarlık bağışlarla sınırlıdır.
Paypal’ın ilk yöneticilerinden Ken Howery ve Musk, özel sermaye lideri Antonio Gracias, Sequoia Capital’den Shuan Maguire ve Winklevoss ikizleri de dahil olmak üzere birçok teknoloji şirketinin liderleri America PAC’a bağışta bulundu.
New York Times’ın haberine göre, süper PAC’in liderliğini, Austin’de Musk’a yakın, Palantir yazılım şirketinin kurucu ortağı ve siyasi açıdan hırslı bir girişim sermayedarı olan Joe Lonsdale üstleniyor.
Musk, Austin merkezli America PAC’in “bir tür aşırı partizan” bir organizasyon olması gerekmediğini söyledi. Kendisinin MAGA’nın veya Trump’ın kampanya sloganı olan Make America Great Again’in bir parçası olmadığını, bunun yerine ilkelerinin “MAG”: Make America Greater ile uyumlu olduğunu söyledi.
Musk, “Ben (bir) kişilik kültüne bağlı değilim,” dedi. Ancak, Trump’ın 13 Temmuz’da bir suikast girişimiyle vurulmasının ardından “büyük bir cesaret” gösterdiğini ve bu gücün Amerika’nın düşmanlarını korkutmaya yardımcı olduğunu ekledi.
Musk ayrıca Amerika’yı harika kılan “temel değerlerden” bahsetti ve bunların Cumhuriyetçi Parti’de Demokratlardan daha fazla temsil edildiğini düşünüyor.
Musk, “Bu değerlerden biri liyakattir, mümkün olduğunca çok liyakat, böylece sadece yeteneğinizin bir fonksiyonu olarak ilerlersiniz, başka hiçbir şeyle değil” dedi.
Ayrıca PAC’ın uyum sağladığı ilkelerden birinin “özgürlük”, özellikle “mümkün olduğunca çok hükümet müdahalesinden” özgürlük olduğunu da sözlerine ekledi. Musk, hükümetin elinin her yıl daha da ağırlaştığını ve bazı kısıtlamaları ve düzenlemeleri geri almazsak sonunda “her şeyin yasadışı olacağını” söyledi.
Peterson, uzun süredir Demokrat Parti’ye oy veren Musk’a neden Trump’a geçtiğini sorduğunda Musk, Demokratların sansürün partisi haline geldiğini söyledi.
Ayrıca Adalet Bakanlığı’nın (Başkan Joe Biden’ın yönetimi altında) geçen yıl şirketi SpaceX’e karşı açtığı ve Musk’ın mültecileri ve sığınmacıları havacılık şirketinde çalışmak için başvurmaktan caydırdığı iddiasıyla açtığı davayı eleştirdi. Daha sonra bir mahkeme emri ABD’nin davayı takip etmesini engelledi.
Önerilen Bülten: Fortune Next to Lead bülteni, gelecek nesil C-suite liderleri için mutlaka okunması gereken bir bültendir. Bülten her pazartesi, iş dünyasındaki en çok arzu edilen pozisyonları elde etmek için gereken stratejileri, kaynakları ve uzman görüşlerini sağlar. Hemen abone olun.
Kaynak